Benzer Ürünler
  • “Yalnız Yürünen Yol”, efsanevi kılıç ustası Miyamoto Musashi’nin savaş sanatının ötesinde, içsel disiplin ve kişisel gelişim üzerine özlü öğretilerini bir araya getiriyor. Yasin Öner’in akıcı çevirisiyle yayımlanan bu eser, okuru hem felsefi derinliğe hem de kendi yolculuğunu dönüm noktalarına davet ediyor.
    ₺126,00
    ₺180,00
    %30 İndirim
    %30İndirim
    Yeni Ürün
  • “Hristiyan Gülü”, farklı inanç ve kültürlerin kesişimindeki bir aşk hikâyesini anlatıyor. Emine Şenlikoğlu’nun akıcı dili, Çiğdem Kahramanoğlu’nun özenli dizgisi ve Ramazan Erkut’un etkileyici kapak tasarımı, kitabı duygusal ve güçlü kılıyor. Mektup Yayınları etiketiyle yayımlanan bu eser, okuru empati ve hoşgörü temasında derin bir yolculuğa davet ediyor.
    ₺160,00
    ₺200,00
    %20 İndirim
    %20İndirim
    Yeni Ürün
  • ₺191,99
    ₺299,98
    %36 İndirim
    %36İndirim
    Yeni Ürün
  • "İhtişam ve Mutsuzluk", Balzac'ın Fransız toplumunun çelişkilerini ve bireyin içsel çatışmalarını ustalıkla işlediği kısa bir başyapıt. 72 sayfalık bu eser, okuyucuyu derin düşüncelere sevk eden etkileyici bir anlatı sunuyor.
    ₺97,50
    ₺130,00
    %25 İndirim
    %25İndirim
    Yeni Ürün
  • "Hergele", bireyin toplumla olan çatışmasını ve içsel yolculuğunu anlatan etkileyici bir roman. Uğur Sezen'in kalemiyle şekillenen bu eser, okuyucuyu derin düşüncelere sevk eden bir anlatı sunuyor.
    ₺180,00
    ₺240,00
    %25 İndirim
    %25İndirim
    Yeni Ürün

Her Dağın Gölgesi Deniz'e Düşer

0.0
Para Puan : 1000
Fiyat : ₺270,00
Barkod : 9789750506963
:
“Büyüyordum… Nenem Xacê’nin eteginin altinda, jandarma baskinlari arasinda, radyonun dibinde, duyduklari haberlerle asilan yüzleri izleyerek, asilanlarin isimlerini duyarak, toprak yiyip, köpek kovalayarak, telden arabalarla ii-innn yaparak büyüyordum. Arada bir annemden mektuplar geliyordu. Nenem Xacê mektuplari okutup, ‘Himm,’ diyor, anlasilmaz biçimde agzinda bir seyler geveliyordu. Mektuplarda ‘Çocuklarin hali vaziyeti nasil?’ diye sorulan sorulari okuyanlar ise iç çekip bana bakiyordu. Oysa çoktan unutmustum annemi. Ama yine de her çocugun bakislarinin mazlumlugundan, derinliginden olsa gerek, kabuklu göz kapaklarimin altindaki fildir gözlerimin bir an mahzunlastigini görenler, bunu anne özlemine ve yetimlige yoruyor, agliyorlardi. Hele de kadinlar… Köy kadinlari, aciyi unutturma derdine girerken daha fazla hatirlatirlardi. Hangi kadin yolda yolakta beni görse çagirip memelerinin arasina bastirir, ben öyle üzerlerindeki kadinlik, annelik, köylülük karisimi kokuyu içime çekerken, onlar ise yazmalarinin ucundan tutup, gözlerini silerlerdi. Bu içli anlar, artik benim de farkinda oldugum, keyif aldigim birer oyuna dönüsmüstü.Kadinlari gördügüm zaman boynumu büker, agir adimlarla yanlarina yaklasir, içerleyip de beni memelerine bastirmalarini beklerdim.”Bir Alevi Kürt köyünün ve insanlarinin hikâyesi...“Vecizeleri, mesajlari ve yasalariyla bedene oturmaya çalisan, yer yer beline vurulan penslerle daralan, yer yer dikisleri patlayan Cumhuriyet”in uzak hatirasi... 1960’lar ve 70’ler... Nurhak’in yasi... “Rüyalardan keramet, ocaklardan derman, dedelerden ikrar almaya alismis köylü”nün devrim düsüne dalisi...Ve “tüm zamanlarin, her seyin intikamini alma” öfkesini biriktiren 12 Eylül kâbusu...Evrim Alatas’in, nesesini öfke kiyamet içinde de yitirmeyen kaleminden.
Yazar Adı
Evrim Alataş
Baskı Sayısı
11. Baskı
Kağıt Cinsi
Kitap Kağıdı
Kapak Türü
Karton Kapak
Ölçü Birimi
AD
Basım Yılı
2020
Sayfa Sayısı
261
Renk Bilgisi
karışıkçokrenkli
Ebat Bilgisi
çokebatlı
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Kvkk sözleşmesini inceleyebilirsiniz.